Kadınlığın ve anneliğin simgesi olan bu organın kaybı psikolojik sorunlara da yol açabilmekte, dolayısıyla kültür düzeyi arttıkça ve hastalar bilinçlendikçe meme onarımına yönelik talep de doğal olarak artmaktadır.
Meme onarımı (meme rekonstrüksiyonu) kanser cerrahisi ile aynı seansta ya da tedavi tamamlandıktan sonra yapılabilmektedir. Onarımda silikon implantlar (meme büyütme ameliyatlarında kullanılan içi tuzlu su veya silikon dolu protezler) önceden balonla genişletme yapılarak veya yapılmadan kullanılabiliyor.
Diğer bir yöntem, hastanın kendi dokusunun başka bir bölgeden aktarılmasıyla memenin onarılmasıdır. Bunun için birkaç seçenek bulunmaktadır: Karın bölgesinden, sırttan veya kalçadan deri ve altındaki yağlı doku aktarılabilir. Bu yöntemde; karın germe ameliyatında atılan fazla karın derisi ve altındaki yağlı doku meme yapmakta kullanılmakta, istenilen büyüklükte doğal bir meme yapısı elde edilirken karın germe işlemi de gerçekleştirilmektedir. Bu işlemden yaklaşık altı ay sonra meme ucu küçük bir operasyonla yapılmakta ve gerekirse diğer memeye de dikleştirme uygulanmaktadır.
Meme onarımı, hastaların kendilerini bütün hissetmelerini ve bedenleri ile daha barışık olmalarını sağlayan bir girişimdir.